15 Yüzyıl ünlü mutasavvıflarındandır. Afyonkarahisar'da doğmuştur. Akim bir kişi olan Mevlana Alaaddin'in oğludur. Zengin bir ailenin oğlu oluşu nedeniyle iyi bir tahsil görmüş, maddi bir sorunu olmadığından, durmadan gezmiş ve yazmıştır. Doğum ve ölüm tarihleri kesinlikle bilinmemekle beraber 15. yüzyılın ilk yıllarında doğmuş ve vakfiyesini yazdırmış olduğu 1483 yılından kısa bir süre sonra öldüğü sanılmaktadır. Abdürrahim Karahisari 1437 yılında Beypazarı’nda, Fatih'in hocası AK Şemsettin’le buluşmuş bundan sonra her yerde ve her zaman birlikte görülmüşlerdir. Giderek, AK Şemsettin halife olarak kendisine Abdurrahim'i tayin etmiştir. Bu iki dost, İstanbul'un fethinde, Fatih Sultan Mehmet'in yanında bulunmuşlardır. Tüm tarihçiler, birinden söz ederken, ötekini de anmışlardır. Beraberlikleri AK Şemsettin’in Fatih'e küsüp İstanbul'u terk edişine değin sürmüştür. 1453 yılında İstanbul'un alınışından 1 ay sonra, Abdurrahim Afyon'a dönmüş ve en ünlü eseri olan 'Vahdet name' yi yazmaya başlamıştır.
Abdürrahim birkaç kez evlenmiştir. Birçok da çocuğu olduğu muhakkak. Ancak, bunlardan sadece Niyaz adlı kızı bilinmektedir. Niyaz, babasının yakın dostu olan Kasım Paşa'nın oğlu olan Sofi Çelebi ile evlenmiştir. Mısri Sultan, Afyonkarahisar halkının her şeyi idi. Kent halkının tüm sorunlarını çözümlerdi. Kendi adını verdiği bir camii yaptırmış, Gedik Ahmet Paşa Medresesinde Müderrislik yapmıştı... Ölümünden sonra tüm vakviyesine kızı Niyaz mütevelli olmuştur. Bugün halk ağzında 'Mısri Sultan Camii' adını alan, Kasım Paşa Camiinde damadı Sofi Çelebi ile yan yana yatmaktadır...
Abdürrahim'in en önemli, eseri, 'Vahdetname' dir. Aşık Paşa'nın 'Garipname' si tarzında ahlaki ve tasavvufi mahiyette yazılan bu mesnevi 'Failatün, Failatün, Failün' vezninde tertip edilmiştir. 3030 beyitten ibaret olan 'Vahdetname'nin bir nüshası Afyonkarahisar Gedik Ahmet Paşa Kütüphanesinde bir nüshasıda İstanbul'da Üniversite kütüphanesindedir. (Tasavvuf No:253) kimi nüshalarıda kişilerde olduğu sanılmaktadır. Dinle Zat-ı Can-ı Pakdn Kadem-i Peyda Kılubdur Hakden Hamd İden Ol Zate Canı Pak Olan Kim Hilafet Buldı Anda Hak Olan dizeleri ile başlayan 'Vahdetname' nin 1460 yılında yazıldığı şu dizelerden anlaşılmaktadır.
Çün Muin oldı vü yarı kıldı Rab Ahır oldı bu mübarek name heb Hicret idelden o Sultan-ı harem Mefhar-i kevneyn me'mul-i ümem Bil sekiz yüz dahi altmış beş idi. Abdürrahim Karahisari'nin Vahdetname'den başka bilinen büyük eserleri şunlardır. 'Münyetül Ebrar ve Günyetül Ahyar' ve 'Tercümei Kasidei Bürde (manzum) 'dir.
Eserlerin tümü Türkçe'dir. 'Münyetül Ebrar ve Günyetül Ahyar' ın yazma bir nüshası İstanbul'da Molla Murat Kütüphanesinde, 'Düğümlü baba' kitapları arasında 376 numarada kayıtlıdır. Bir nüshası da Ali Emiri Kütüphanesinde Reşit Efendi kitapları arasında 485 numarada kayıtlıdır. Ayrıca bir nüsha da Afyonkarahisar Gedik Ahmet Paşa Kütüphanesinde bulunmaktadır... Mısri Sultan'ın öteki eseri 'Kasidei Bürde' nin bir nüshası İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Kütüphanesinde, bir nüshası da merhum Edip Ali Bakı Hoca'nın özel Kütüphanesindedir.
Abdürrahim birkaç kez evlenmiştir. Birçok da çocuğu olduğu muhakkak. Ancak, bunlardan sadece Niyaz adlı kızı bilinmektedir. Niyaz, babasının yakın dostu olan Kasım Paşa'nın oğlu olan Sofi Çelebi ile evlenmiştir. Mısri Sultan, Afyonkarahisar halkının her şeyi idi. Kent halkının tüm sorunlarını çözümlerdi. Kendi adını verdiği bir camii yaptırmış, Gedik Ahmet Paşa Medresesinde Müderrislik yapmıştı... Ölümünden sonra tüm vakviyesine kızı Niyaz mütevelli olmuştur. Bugün halk ağzında 'Mısri Sultan Camii' adını alan, Kasım Paşa Camiinde damadı Sofi Çelebi ile yan yana yatmaktadır...
Abdürrahim'in en önemli, eseri, 'Vahdetname' dir. Aşık Paşa'nın 'Garipname' si tarzında ahlaki ve tasavvufi mahiyette yazılan bu mesnevi 'Failatün, Failatün, Failün' vezninde tertip edilmiştir. 3030 beyitten ibaret olan 'Vahdetname'nin bir nüshası Afyonkarahisar Gedik Ahmet Paşa Kütüphanesinde bir nüshasıda İstanbul'da Üniversite kütüphanesindedir. (Tasavvuf No:253) kimi nüshalarıda kişilerde olduğu sanılmaktadır. Dinle Zat-ı Can-ı Pakdn Kadem-i Peyda Kılubdur Hakden Hamd İden Ol Zate Canı Pak Olan Kim Hilafet Buldı Anda Hak Olan dizeleri ile başlayan 'Vahdetname' nin 1460 yılında yazıldığı şu dizelerden anlaşılmaktadır.
Çün Muin oldı vü yarı kıldı Rab Ahır oldı bu mübarek name heb Hicret idelden o Sultan-ı harem Mefhar-i kevneyn me'mul-i ümem Bil sekiz yüz dahi altmış beş idi. Abdürrahim Karahisari'nin Vahdetname'den başka bilinen büyük eserleri şunlardır. 'Münyetül Ebrar ve Günyetül Ahyar' ve 'Tercümei Kasidei Bürde (manzum) 'dir.
Eserlerin tümü Türkçe'dir. 'Münyetül Ebrar ve Günyetül Ahyar' ın yazma bir nüshası İstanbul'da Molla Murat Kütüphanesinde, 'Düğümlü baba' kitapları arasında 376 numarada kayıtlıdır. Bir nüshası da Ali Emiri Kütüphanesinde Reşit Efendi kitapları arasında 485 numarada kayıtlıdır. Ayrıca bir nüsha da Afyonkarahisar Gedik Ahmet Paşa Kütüphanesinde bulunmaktadır... Mısri Sultan'ın öteki eseri 'Kasidei Bürde' nin bir nüshası İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Kütüphanesinde, bir nüshası da merhum Edip Ali Bakı Hoca'nın özel Kütüphanesindedir.