Çalışmalarıyla “Tıp Bilgini” olarak ünlenen Hulusi Behçet, Atatürk’ün arkadaşlarından olan Ahmet Behçet’in oğluydu. Eğitimini, babasının görev için gittiği Beyrut’ta almaya başladı. Sonrasında Askeri Tıbbiye’den mezun olana dek doktor olmak için çalıştı. Gülhane Askeri Hastanesi’nde eğitimine devam etti. I. Dünya Savaşı ve Kurtuluş Savaşı’nda, Edirne, Eskişehir ve Kırklareli’ndeki hastanelerde dermatolog olarak çalıştı.
1933 yılına kadar kendisini Avrupa’da geliştirip, öğrendiklerini Türkiye’de uygulamaya başlayan Uz, İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Deri Hastalıkları ve Frengi kliniğini kurdu. Akademik hayatına devam eden Uz, profesör ünvanını alan ilk Türk akademisyen oldu. Tıp dünyasında Hipokrat’tan bu yana kesin olarak tanımlanamayan bir hastalığın üzerine çalıştı. Bugün o hastalık Behçet hastalığı, Tristymtom Behçet adıyla anılıyor.