Prof. Dr. Hasan Mert: "Yıldırım Kemal'in Yanına Koşanlar, Hepiniz Hoş Geldiniz"
Büyük Taarruz Zafer Haftası kapsamında, Afyonkarahisar'ın Sinanpaşa köyünde, kahraman şehidimiz Yıldırım Kemal'in anıtı önünde, Ege Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hasan Mert ile gerçekleştirdiğimiz röportajda, tarihin izlerini ve bu topraklara kazandırılan büyük zaferin anlamını derinlemesine hissettik.
Prof. Dr. Hasan Mert konuşmasına, kahraman şehidimiz Sv. Tğm. Yıldırım Kemal’e olan saygısını ve vatanseverliğini dile getirerek başladı. Mert; “Yıldırım Kemal’i bir tarihçi gözüyle anlatmak kolay ama bu vatanın bir evladı onun yaptığı fedakarlıkların yanında kendi hayatımızı değerlendirmek gerçekten zor olacak” diyerek, kahramanın yaşamını tarihsel bir perspektiften değil, derin bir saygı ve minnetle anlatmanın önemini vurguladı.
Yıldırım Kemal’in hayatını ve fedakarlıklarını aktarmak için, onun yaşamından kesitler sunan Mert, kahramanın askeri başarılarının ötesinde, tüm milletin kalbinde yer ettiğini belirtti.
“Bu Sadece Bir İşgal Değil, Bir Soykırım Girişimiydi”
Yıldırım Kemal’in İzmir’in Namazgah semtinde, Abdullah Efendi Mahallesi’nde doğduğunu belirten Mert, Onun ailesinin askeri geçmişine değindi. Kemal’in babası Hasan Askeri Bey, emekli bir askerdi ve abisi Birinci Dünya Savaşı’ndan gazi olarak dönmüştü. Ancak İzmir’in karanlık günleri yaklaşırken, ailenin bu huzurlu yaşamı sarsıldı. 15 Mayıs 1919’da İzmir, Yunan gemilerinin Pasaport Rıhtımına demirlemesiyle işgal edildi. Bu işgalin sadece bir askeri müdahale değil, aynı zamanda bir soykırım girişimi olduğunu belirten Mert, “Amaçları İzmir’de Türklüğü yok etmek, oradan Türklüğü ve Müslümanlığı çıkarıp İonia adını verdiklerini uydurma devletlerini inşa etmekti” dedi.
“Yıldırım Kemal, İzmir’in Mahşer Gününde Tutuklanma Tehlikesiyle Karşılaştı”
İzmir’in işgali sonrası, Yıldırım Kemal’in Maşatlık Mitingine katılan ateşli gençlerden biri olduğunu anlatan Mert, o gün henüz yirmi yaşında olan Kemal’in, İzmir’in mahşer gününde tutuklanma tehlikesiyle karşılaştığını söyledi. Bu tehlikeyi fark eden Kemal, şehri terk etme kararı aldı, ancak bu kararı yalnızca babasıyla paylaştı. Babası ona, “Bunu yanından hiç ayırma, benim emanetim olsun” diyerek, sakladığı Parabellum tabancasını hediye etti.
“Cenk Yeri: Yıldırım Kemal’in İlk Savaşı”
Yıldırım Kemal’in Manisa üzerinden Soma’ya gittiğin belirten Mert, Soma’daki Cinge köyünde ilk savaşa katıldığını anlattı. Köyün adının daha sonra ‘Cenk Yeri’ olarak değiştirildiğini ve oradaki vatandaşlarla yaptığı konuşmaları aktardı. Eski bir zeytin ağacının ardına siper alan Yıldırım Kemal’in, Yunan askerlerine karşı verdiği mücadeleyi dile getiren Mert, “Zeytin nedir? Zeytin dalı barışın simgesidir değil mi? İşte orada o barışın simgesine Yunan kurşunu sıkılmıştı bir kere. Artık Yıldırım Kemal dönemezdi.” diyerek, bu olayın Kemal’in dönüşü olmayan bir yola girdiğini vurguladı.
"Ben İzmir’in Yetimiyim, İzmir’imi Kaybettim"
Yıldırım Kemal’in Balıkesir’de Kuvayı Milliye müfrezeleriyle birlikte çatışmalara katıldığını, Bursa, Denizli ve Çal’da muharebelere girdiğini belirten Mert, Kemal’in orduya katılma sürecini detaylandırdı. Yıldırım Kemal’in mektuplarından alıntılar yaparak, onun İzmir’e olan özlemini dile getirdi. Kemal’in bir arkadaşına, “Ben İzmir’in yetimiyim. İzmir’imi kaybettim” dediğini aktaran Mert, bu cümlenin Kemal’in üç yıllık mücadelesinin özeti olduğunu belirtti.
"Hepimiz Yıldırım Kemal'iz"
Yıldırım Kemal’in Sakarya Muharebesi sırasında gösterdiği kahramanlığı anlatan Mert, Kemal’in İzmir’i geri alabilmek için verdiği mücadelenin önemine vurgu yaptı. Büyük Taarruz öncesinde hastaneden ayrılarak cepheye koşan Yıldırım Kemal’in, Süvari Kolordusu Komutanı Fahrettin Altay ile olan görüşmesini detaylandıran Mert, Kemal’in her zaman en önde savaştığını belirtti. İzmir’e girme görevini üstlenirken gösterdiği cesareti anlatan Mert, bu anıların Kemal’in ismini yüzyıllarca yaşatacağını söyledi.
"Bu Millet Beni Unutmayacak"
Mert, konuşmasının sonunda Yıldırım Kemal’in kahramanlıklarını ve onun hatırasını yaşatmanın önemini vurguladı. Kemal’in isminin sadece İzmir’deki bir okulda veya caddede değil, tüm Türk milletinin kalbinde yaşadığını belirten Mert, “Bizim inancımızda şehitler ölmez. Siz zannedersiniz onlar bu alemden göçtüler ama onlar diri diriler. Dolayısıyla bizi de görmektedirler. Yıldırım Kemal de şimdi bizim yanı başımızda, sizin aranızda duruyor. Bu konuşmaları dinliyor. Ben unutulmadım diyor. Bu millet beni unutmayacak diyor,” diyerek, kahramanın hatırasını onurlandırdı. >>ÖZEL HABER: HİLAL PARLAK – HÜSEYİN ER
HİLAL PARLAK