İmsakiyeler iş yerlerinde dağıtılmaya başlandığına göre Ramazan Ayı’na sayılı günler kaldı demektir. Eskiden her iş yeri az çok, çeşitli kâğıt ve renklerde imsakiye bastırır halka dağıtırdı. Oruç tutacak vatandaşlarda evine bir imsakiye almayı ihmal etmezlerdi. Çünkü vakitleri takip etmek için bugün ki gibi ne TV, bilgisayar ve ne de akıllı cep telefonu vardı. Teknolojinin özellikle iletişim teknolojisinin gelişmesi haberleşme, bilgiye bir dokunuşla ulaşma hız ve rahatlığı hayatımızda birçok kolaylıklar sağlamış ve yaşam standardımızı artırmıştır. Günümüzde akıllı telefonlar sayesinde namaz vakitleri ve imsakiye isteyen herkesin cebinde.
İnanan insanlar ibadetlerinin (Namaz-Oruç-Hac vb. )başlama ve bitiş vakitlerini ayetlere ve Rasulullahın uygulamasına göre belirliyorlar. Orucun başlamasını da “Fecrden /doğu ufku boyunca oluşan yarılmadan dolayı, ak çizgi kara çizgiden size göre net olarak ayrılıncaya kadar yiyin için sonra orucu geceye kadar tamamlayın”. (Bakara 2/187) ayetine istinaden bireysel gözlemlerine göre tespit ediyorlardı.
(VIII.) yüzyıldan itibaren bu konuda uyulması gereken ilmî esaslar ortaya konuldu ve bunlara bazı küçük değişikliklerle günümüze kadar uyuldu. 9. Yüzyıl da ilk defa her boylam derecesi veya yılın her günü için “el-evkātü’l-hamse” denilen ezan saatleri ve kıble tayini tabloları hazırlanmış. Bu konudaki faaliyetler VIII. (XIV.) yüzyılda Şam’da en yüksek seviyesine ulaşmıştır.(D.İ.A) Bu işle uğraşan kimselerden dinî kurumlarda görevli olanlara muvakkit, ilmî çalışma yapan astronomlara ise mîkātî adı verilmiştir.
Astronomi ilminin gelişmesi, saatin icat edilmesi ve yaygın kullanımı sayesinde gözlem yapmak yerine bir takım hesaplarla ayların ve günlük ibadetlerin vakitleri daha önceden tespit edilebilmektedir.
Ülkemizde üç adet imsak (Namaz )vaktini gösteren çizelge var. İbadet vakitleri ile ilgili ilk takvim çalışması Tanzimat’tan sonra yapılmıştır. Gazi Ahmet Muhtar Paşa (1839-1919), Islah-ı Takvim adlı eserinde, imsak vakti için, Kur’an’ın koyduğu ve Allah’ın Elçisinin uyguladığı ölçüler göre değil Avrupalı denizcilerin kullandıkları astronomik Tan’a göre takvim yapmıştır. Bu takvim 1982 yılına kadar diyanetin uyguladığı takvimdir. Halen bazı kişiler tarafından kullanılmaktadır.
Din İşleri Yüksek Kurulu, bazı ilim adamlarının itirazı üzerine (Prof.Dr Hüseyin Atay, vb.) 21 Ocak 1982 Tarihinde bir düzenleme yaparak imsak vaktini biraz sabaha kaydırmıştır. O yıllarda diyanette görevli olan Prof.Dr Abdulaziz Bayındır yaptığı gözlemler neticesinde diyanetin kısmi düzeltme yaptığını ama hatanın tamamen düzeltilmediğini iddia ederek Türkiye’nin değişik bölgelerinde diyanet görevlilerinden oluşan heyetlerle gözlemler yaparak imsak vaktinin tespitine çalışmıştır.
Birinci takvimde oruca başlama (23, 03, 2023 tarihinde) 05:11, sabah namazı 05:20 dedir. İkinci takvimde (diyanetin belirlediği) ise oruca başlamayı ve sabah namazı vaktini 05:28’de gösteriyor. Bayındır hocanın tespit ettiği vakit ise 06:15’ den sonra oruç yasağı başlıyor ve sabah namazı girmiş oluyor.
Bu üç farklı imsak vaktini esas alarak ibadet eden müminler ayet ve hadisleri dikkatli bir şekilde inceleyerek ve gözlem yaparak en doğrusunu bulmaya çalışmalılar.
Kanaatimce Dünya’nın ve ülkemizin çeşitli yerlerine bizzat gidilerek yapılan gözlem çalışmaları neticesinde tespit edilen Prof.Dr Abdulaziz Bayındır hocanın namaz vakitlerini gösteren çizelge dünyanın her yerinde güvenle takip edilebilecek bir çizelge. Bireyler kendi evlerinden dahi bunu test edebilirler. Bu konuda daha fazla bilgi sahibi olmak isteyenler aşağıdaki adreslerden detaylı bilgi alabilirler. Hayırlı ve bol bereketli Ramazan ayı geçirmenizi dileklerimle Allah’a emanet olunuz.
http://imsakiye.suleymaniyetakvimi.com/
https://www.suleymaniyevakfi.org/ramazan-ve-oruc/namaz-ve-oruc-vakitlerisadece-muslim-olanlar-icin.