Karar Gazetesi yazarlarından Sayın Taha Akyol’un ifadesi ile Türkiye’nin temel siyasi sorunu merkez ya da merkez sağın erimiş olmasıdır. 21.Yüzyıl şartlarında yani demokrasi, evrensel hukuk ve kurallı piyasa ekonomisi çerçevesinde bir merkez sağa ihtiyaç vardır. Bizde bu görüşe aynen katılıyoruz. Demokrat Parti, Adalet Partisi ve kısmen Doğru Yol Partisi ile devam eden merkez sağ siyaseti kayboldu. Dini siyaseti alet etmek, menfi milliyetçilik ve kimlik siyasetini esas alan bir siyasi tablo ortaya çıktı. Türk siyaset terazisinin denge unsuru olan merkez sağın olmayışı siyasetin alanını daralttı. Toplumun çoğunluğunun kendisini içinde bulacağı merkez sağ yerine toplumun az bir kısmının kendisini içinde gördüğü siyasi partiler oluşturuldu. Vatandaş bu durumda siyaset tarzını onaylamadığı siyasi hareketlere kendi düşüncesine göre “kötünün iyisidir” diyerek rey veriyor. Bugün Ak Parti’nin her şeye rağmen seçim kazanması merkez sağ kitlenin kendisine yer bulamadığı için en uygun ve en yakın gördüğü partiye oy vermesidir. Bunu anlamak için siyaset bilimci olmaya gerek yoktur. Diğer partilerin aldığı oylar ülkemizde zaten hiç değişmeyen oy oranlarıdır. Tam anlamı ile merkez sağ parti olarak tanımlanacak bir parti olmadığı sürece ülke siyasetinde büyük değişiklikler beklemek hayaldir. İlk kurulduğunda merkez sağ siyasetinin önemli isimlerini içinde ve yanında bulunduran İyi Parti’nin merkez sağ siyasetini tekrar canlandırabileceği beklentisi oluşmuştu. Ancak bu beklenti gerçekleşmedi. Gelinen noktada ise İyi Parti milliyetçilik esaslı bir parti olduğunu parti yapısını oluşturan isimlerle ortaya koymuş oldu. Yaptığı siyaset tarzı merkez sağ anlayışının yakınından bile geçmedi. Önümüzdeki yerel seçimlerde merkez sağ olmasa da merkez sağ seçmeni yıllardır kendisine oy verdiren Ak Parti’nin kazançlı çıkacağı açık ve net.