A - A - A!
Başlığa aldığımız A'ları çoğaltmak mümkündür.
Ancak, yalnızca üçünün anlamlandırılarak açılımının sağlanmasının bile devasa sorunların çözümünün anahtarı olabileceğini görürüz.
AHLAK
İyi kuşanılmış ahlak, adamı insan eder. Evrenseldir. Dinler üstüdür. Yere, yöreye, coğrafyaya, tarihin her dönemine göre değişmez.
Eskilerin deyimiyle Edep Adap, muaşeret kurallarıdır. İyi davranışında insanı mutlu edip yüzünü güldüren, yanlış davranışında insanı üzen ve mahcup eden ahlaktır.
Dinler üstüdür derken, İslam' dan önce de, İsa ve Musa' dan önce de bundan sonra da Ahlak olacaktır.
Gönderilen bütün Resuller, elçiler kitaplar güzel ahlaklı insanların çoğalması içindir. Nitekim, Hz. Muhammed "Ben, güzel ahlakı tamamlamak üzere gönderildim." demiştir.
Doğruyu söylemek, doğruca yaşamak, sana yapılmasını istemediğini başkasına yapmamak, yapılan hafif bir hatada bile yüzü kızarmak ahlaktandır.
Müslümanlar olarak ahlaktan uzaklaşıldığı için dünya kazan gibi kaynamaktadır. İş ahlakı, siyaset ahlakı, komşuluk ahlakı S.O.S vermektedir.
Dünyaya yön verecek güzel ahlak günümüz de Japon ahlakı, İskandinav ülkeleri ahlakı, kısaca Batı ahlakı ile özdeşleşir olmuştur. Onların ahlaklı oluşu kötü bir şey değildir. Bilakis bütün insanlığın güzel ahlaklı olması İslam' ın has gayelerinden biridir.
Ahlaktan uzaklaşmanın, cağ açıp çağ kapayan Türk milletine neler kaybettirdiğini hep beraber görüyor, yaşıyoruz. Biz bize yakışanı yapmak yerine başkalarından ithal ahlaksızlıklara talip olmak yanında yeni yeni ahlaksızlıklarda icad eder hale geliyoruz.
ADALET
Bir parça, özelliklerini saydığımız Ahlak kayıpları Adaleti çiğnemekle başlamıştır. İnsanlar arasında adaleti gözetmemek, ahlak kuralları ve uygulayıcılarını perişan etmek için yeterli olmuştur. Adalet Mülkün Temelidir, yazısı adliyelerimizde tamamlayıcı dekor olarak kalmıştır.
Adalet, sağlamak için görkemli adalet saraylarına ihtiyaç yoktur. Eğer öyle olsaydı, orta büyüklükteki bir şehir olan Afyonkarahisar da 10-12 icra dairesi, boşananların evlenenlere yaklaştığı boşanma davaları, kadın ve çocuk cinayetleri, hırsızlık, dolandırıcılık sahtecilik, içki kumarın sebep olduğu yıkımlar, hileli ürünlerle insanların sağlığıyla oynamalar, bizim toplumumuzda konu bile olmamalıydı.
Ahlak ve Adalet birbiriyle ilintili konudur. Birinin çiğnenmesi öbürünün çoğalmasının sebebi olmaktadır.
Ceza ve mükafat dengesinin sağlanamayışı caydırıcılıktan uzak kalması adaletin iyi işlemeyişine, bir yönüyle de ahlaksızlığa kapı aralamaktadır..
AŞAMA
Adaletin tecelli ettiği toplumlar, güzel ahlakla kendilerini donatırsa o toplumlar aşama kaydedecektir. Bunda en ufak bir şüphe okumaz yaratanın müjdesi bu yöndedir.
İyilikleri teşvik edip, kötülüklerden sakındıranlar çoğaldıkça insanlar güzel ahlaka ve adalete kavuşacaktır.
Üçüncü A' ya varabilmek için önceki 2. A' ya başarıyla geçmek gerek. Bunu da, ferdi davranışların tamamını kontrol etme görevini devletin yapması lazımdır.
Ama önce fertler olarak ahlakımızı düzeltelim, Adaleti sağlayalım ardından da aşama aşama ilerleme irademizi ortaya koyalım.
Allah, bu millete zeval vermesin.
Düşünen, düşündükçe aklı başına gelenlerden eylesin.
Himmet KASAL