Hep anlatır dururuz; beyin göçü göç veren ülkeye zarar verir, alan ülkeye ise daima kazandırır diye. Nedense bir türlü de önüne geçilememektedir.
İyi eğitimli yada yetenekli kişilerin kendi ülkesinden başka ülkelerde iş, imkan ve fırsat aramak zorunda kalması beyin göçünün başlıca sebebidir.
Bilginin, becerinin değer görmediği, istikbal vaadeden gençlerin ve parti mensubiyeti öne çıkan anlayışlar, beyin göçünü teşvik eder. Biz defalarca illa ki milli eğitim derken gençlere ülkesi, tarihi ve bayrağı ile gurur duyma şuurunun verilmesini kasdediyoruz. Bu bilince varabilmiş, ülkesinin dünya devletler liginde ön sıralarda yer almasını ideal kabul eden gençlerimize sahip çıkabilirsek, birinci raundu almış oluruz. Ama yetmez… İkinci raund daha da önemlidir; Kamu yönetiminde bilgi, ehliyet ve liyakat esas olmalıdır.
ÜLKEMİZ İÇİN KIRMIZI IŞIK YAKAN ARAŞTIRMALAR!
Ülkemizde yeni mezun üniversitelilerin işsizlik oranı oldukça düşündürücüdür. Bunu gören gençlerimiz dış ülkelerde eğitimi tercih etmektedir. Yeditepe Üniversitesi ve MAK Danışmanlık işbirliği ile gerçekleştirilen 18-29 yaş grubu gençlerin %76’sının daha iyi bir gelecek için yurt dışında yaşamak istediği tesbit edilmiştir. Ayrıca bu araştırmada her iki gençten birinin mutlu olmadığını ifade etmesi üzerine irkilerek düşünmek lazım. Mutsuzluk ifadesi, gençlerin %77’sinin torpilin yetenekten daha etkili olduğu kanaatinden gelmektedir.
Türkiye’den 2016 yılında 540 kişi, 2017 yılında 780 kişi, 2018 yılında ise 1200 yüksek eğtimli T.C. vatandaşı Hollanda makamlarına iş başvurusunda bulunmuştur. Aralarında Aselsan, Havelsan gibi kuruluşlarda çalışan mühendislerin olduğu 6-7 Ocak 2019 tarihli gazetelerde yer almıştır.
DUDAK UÇUKLATAN KAYIPLAR!
Beyin göçü veren ülkeler sıralamasında 34 ülkeden 11. Sırayı almışız. TEPAN (Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı) verilerinde Türkiye’nin son 10 yılda beyin göçü sebebiyle zararı 230 milyar dolar olmuştur.
ABD’de ise doktorların %23’ü (1250’si Türk), bilim insanı ve mühendislerin %12’si, bilgisayar teknolojisinde çalışanların %43’ü başka ülke doğumludur. Bizden kaybolan 230 milyar dolar ABD’ye yaramış olmuyor mu?
Göç veren ülkenin kayıpları sadece rakamsal değildir. Kendi vatandaşının yabancı ülkede geliştirdiği teknolojiyi yüksek maliyetle almak durumunda da kalır. Örneğin Prof. Dr. Uğur Şahin ve eşinin geliştirdiği Covid aşısı gibi.
Eğitim sistemine siyasi değil, ahlaki ve ilmi olarak yaklaşılmalıdır. Anaokulundan başlayarak moral değerler eğitimi (Ahlak) verilmeli.
Bakınız Üstad Cemil Meriç bu konuda ne diyor?
“Kıymet bilmeyen milletlerde kıymet yetişmez ve kıymet bilmeyen milletlerin kıymeti olmaz.
Kaynak: Bayrak, 1325 Sayı
