Türkeli Gazetesi’nin aziz okuyucuları, bu haftaki yazım tarafımdan kaynaklanan bir durumdan dolayı gecikti. Sizlerden bu gecikme için özür diliyorum.
Bu hafta bir kitap önerisiyle geldim. Dostoyevski’nin Dünya Klasiklerine damga vuran eserlerinden birisi olan “Suç ve Ceza” adında kitabının tanıtımıyla karşınızdayım. Her ne kadar ben de yeni kitabı okuyanlardan birisi olsam da kitabı okumakta geç kaldığıma inanıyorum. Keşke önceden okusaydım diye düşünüyorum.
Fyodor Mihayloviç Dostoyevski (1821-1881): İlk romanı İnsancıklar 1846'da yayımlandı. Ünlü eleştirmen V. Belinski bu eser üzerine Dostoyevski'den geleceğin büyük yazarı olarak söz etti. Ancak daha sonra yayımlanan öykü ve romanları, çağımızda edebiyat klasikleri arasında yer alsa da, o dönemde fazla ilgi görmedi. Yazar 1849'da I. Nikola'nın baskıcı rejimine muhalif Petraşevski grubunun üyesi olduğu gerekçesiyle tutuklandı. Kurşuna dizilmek üzereyken cezası sürgün ve zorunlu askerliğe çevrildi. Cezasını tamamlayıp Sibirya'dan döndükten sonra Petersburg'da Vremya dergisini çıkarmaya başladı, yazdığı romanlarla tekrar eski ününe kavuştu.
Suç ve Ceza Dostoyevski'nin bütün dünyada en çok okunan başyapıtıdır.
Kitabın sizlere biraz da özetini vermek istiyorum.
Kitabın Yazarı: Fyodor Mihayloviç Dostoyevski
Sayfa Sayısı: 687
Kitapla İlgili: Dünya klasikleri arasında yer alan bu roman Dostoyevski'nin en uzun ikinci romanıdır. Ruh tahlilleri, cinayet, vicdan azabı, cinayet işleyen insanların davranışları gibi olayları ele alan ve polisiye roman alanında başarılı olan bir eserdir.
Kitabın Konusu: Üniversite öğrencisi Rodya Raskolnikov’un tefeci yaşlı bir kadını öldürmesi, öldürürken kimsenin görmemesi nedeniyle tutuklanmaması fakat işlediği cinayetin getirdiği vicdan azabıyla boğuşması.
Kitap Özeti:
1800'lü yıllar Rusya'sının bütün acılarını, yaralarını içinde taşıyan üniversite öğrencisi Raskalnikov fakir ve iyi niyetli bir üniversite öğrencisidir. Maddi imkansızlıklar sonucu eğitimi bırakmak zorunda kalmış, kirasını bile doğru dürüst ödeyemediği pis ve köhne bir odada yaşamaya mecbur kalmıştır.
Maddi olarak çok sıkıştığı anlarda, para edebilecek eşyalarını rehin bıraktığı faizci bir yaşlı kadın, insanların zor durumda kalmalarından yararlanan aşağılık bir insandır. Raskalnikov kadını öldürecek, paralarını alacak, öğrenimini tamamlayıp topluma faydalı bir insan olacaktır. Çünkü Raskalnikov, kendine göre faizci bir kadından çok daha iyidir.
Suç Nedir? Ceza Nedir? Amaca ulaşmak için her yol mubah mıdır? Raskalnikov haklı mı? Asıl suçlu kim? Raskalnikov mu? Toplum mu? Tefeci kadın mı?
Raskolnikov'un gittiği meyhanede Marmeladov adında eşini kaybetmiş, üç çocuğunu çok seven ama çok içki içen biriyle tanışır. Marmeladov'un büyük kızı Sonya ailenin geçimi için fahişelik yapmak zorunda kalmıştır. “Ne kadar fedakar bir kız bu Sonya” diye düşünmekten kendini alamaz. Raskolnikov, Marmeladov'la Marmeladov'un evine gittiklerinde kızı haykırışla onları yumruklamaya başlar. Marmeladov hep içiyordur hatta evdeki 20 Rubleyi götürüp içkiye vermiştir. Raskolnikov cebindeki 50 Kapik’i oraya bırakarak uzaklaşıp evine gider. Evine giderken bir yandan da Sonya'yı düşünmektedir.
Evine yorgun olarak gelen Raskolnikov'a Nastasya bir mektup getirir. Mektupta annesi geçim sıkıntısı yüzünden kız kardeşi Dunya'yı Luzhin adında çift memurluğu olan 45 yaşındaki biriyle evlendireceğini, Luzhin'in onların eşyalarıyla beraber Petersburg'a gelmelerine yardım edeceklerini anlatır.