Bazı Kur’an-ı kerim lafızlarını (sözlerini) aynen tekrar etmek, Cenab-ı Hakk’ın kelamının tekrarından dolayı gönüle bir ferahlık, açıklık, hafiflik, yücelik, yükseklik verir.
Cenab-ı Hakk’ın sözlerini aynen tekrar etmek ayrı bir zikirdir. Onun için “çok şükür” sözünün mana itibarıyla yakını olsa bile “elhamdülillahi rabbil âlemin” deyimine dünyanın hiçbir lisanındaki hiçbir deyim erişemez. Çünkü Kur’an-ı Kerim’in lafsıdır ve ilk sure olan “Fatiha Suresi’nin “ ilk ayetidir. Zaten Hz. peygamber (s.a.v.) efendimiz de hadis-i Şerif’lerinde buyurmuştur ki: “ Allah kendisine hamd edilmesini sever ”hayırlı işlerin hepsine başlarken besmele ile başlamak, hemen arkasından Allah’a hamdu senada bulunmak, bize Allah’ın varlığını birliğini O’nun yüceliğini öğreten “Resululah’a” saygımızı, sevgimizi belirtecek “ salatu selam da” bulunmak, peygamber efendimiz’i (s.a.v.) gönlümüzden geçirmek ve işimizi “Allah’a” hamd ve şükrederek “ Resulullah’a “ salavat getirerek bitirmek, neticeyi de “Cenab-ı Hakk’ın (c.c.) inayetinden beklemek gerekmektedir. hamd ü sena ve şükür o kadar önemlidir ki; şükrün artması, nimetin artırılmasına, nankörlük ise nimetin elden alınmasına sebep olur. (14/7 İbrahim suresi). Kulun nefes aldığına şükretmesi aldığı nefesi verebildiğine şükretmesi ve elbette şükredebildiğine şükretmesi gerekir. Allah, (Habibi’nin buyurduğu gibi ) kendisine hamd edilmesini sever. Kulun kendisini rabb’isine sevdirmesi için Allah’ın sevdiği fiilleri işlemesi gerekir. Dolayısıyla rabb’ isini sevenler, O’na “hamdü senada” bulunarak O’nun emirlerine uyar; O’ nun yasaklarından kaçınırlar. “Sahib-i Mi’rac” lan resul-i Ekrem (s.a.v.) efendimiz: “Ya Rab! Seni hakkıyla bilemedim; seni hakkıyla övemedim” buyurmuştur. Biz de: “Ya Rab! Ben seni sana layık bir şekilde övemem, sana layık şekilde hamd’ü senada bulunamam. Sen zat’-ı Ecell-i A’lan’a sena ettiğin gibi benim için de sena et.
Ey ihsanı bol olan Aziz, Kerim, Vehhab Allah! Ben ne söyleyeyim? Sen kalplerde gizli olanları da bilirsin. Lakin gizli sırlarını bildiğin insana: “Gerçi ben senin sırlarını bilirim ama bana sırlarını söyle, sırlarını aç” diye emrettin. “Ey bütün ihtiyaçlarımızın yegâne karşılayıcısı olan Rabb ’imiz! Biz yolumuzu şaşırdık ne isteyeceğimizi, ne de nerden gideceğimizi biliriz. Allah’ım sen bizlere yardım eyle, yol göster diye dua ederiz.” Cenab-ı Hakk’a hamd ü sena” Cenab-ı Hakk’a dua ile de olur. Allah şöyle buyurmuştur. “ sizin bana dua etmeniz olmasa, Ben’im katımda ne değeriniz olabilirdi.” (25/Furkan sure ’si. 77. Ayet ) Regaip Kandil’imiz ve Cuma’mız mübarek olsun.