Demokrasi, cumhuriyet, seçme ve seçilme hakkı.
Her yurttaşın en doğal hakkı.
Ve halkların tek eşit ve aynı oranda sahip oldukları tek şey kullandıkları oy.
Kim olursanız olun tek oya sahipsiniz.
Her ne kadar bir zamanların ünlü mankeni Aysu Kayacı, “Dağdaki çobanla benim oyum bir mi?” diye tarihe bir not düşse de evet dağdaki çobanla senin oyun bir güzel kardeşim.
Hafta sonu ülke seçime gitti.
28. dönem Milletvekillerini seçtik.
Ancak 13. Cumhurbaşkanını seçemedik.
Onun için 28 Mayıs’ta yeniden sandık başına gideceğiz.
Bu kez %51 şartı aranmayacak.
Rakibinden bir fazla oy almak yeterli olacak.
Bakalım halkımız o zamana kadar kararını gözden geçirecek mi?
Kimden yana tercihini kullanacak.
Ülke tam olarak iki kutuplu bir ayrışma yaşıyor.
Umarım seçimden sonra herkes normalleşir.
Kutuplaşma ve ayrışma dili kalıcı olmaz.
Bir birimizi ötekileştirmeye devam etmeyiz.
Bu seçimin en önemli unsuru Milliyetçilik ön plana çıktı.
MHP baraj altı kalır deniliyordu oyunu arttırarak çıktı.
Sinan Oğan’a hiç kimse şans vermiyordu %1.5 gibi rakamlar ön görülürken %5’in üzerinde çıktı.
2. Turun kilit partisi haline geldi.
****** ****** ******
Gelelim Afyonkarahisar’a.
Bize de bir çok kişi sordu “nasıl olur sonuçlar?”
Dedim ki çok çarpıcı sonuçlar olabilir.
Afyonkarahisar’da 2-2-2 olabilir.
3-2-1 olabilir.
2-2-1 olabilir.
3-1-1-1 olabilir.
Tüm seçenekler masada.
Çarşı Pazar, merkez ilçe, belde köy değişim istiyor.
Yeter artık diyenlerin sesi ilk kez bu kadar gür çıkıyor.
Sandıklar kuruldu oy verme işlemi başladı.
Bir çok okulu ziyaret edip katılımı gördüm.
Katılım hiç bu kadar yüksek olmamıştı.
Sandıklarda ortalama 350 civarında oy kullanacak isim var.
Saatler 16.00’yı gösterdiğinde 30-40 kişi kaldı katılım çok yüksek diyordu sandık görevlileri.
Bir saat sonra oy verme işlemi bitip sandıklar açılmaya başladı.
Atatürk İlkokulu ve Şemsettin Karahisari Ortaokulu sandıklarını açılıp oylar sayılmaya başlandı.
Mesela Atatürk İlkokulu’nda kurulan 9 sandıktan 7 tanesinde Kemal Kılıçdaroğlu önce 2 sandıkta Recep Tayyip Erdoğan önde.
Bu şaşırtıcı bir durum değil.
Yerel seçimlerde olduğu gibi genel seçimlerde de merkezde benzer tabloları daha öncede gördük.
Ancak kenar mahalleler, ilçe, belde ve köyler gelmeye başladıkça tablo ciddi anlamda tersine dönüyor.
Kırsal AK Parti’nin kalesi olduğu bir kez daha ortaya çıktı.
Afyonkarahisar’da MHP milletvekili çıkartamaz deniliyordu.
Açıkçası bende aynı görüşteydim.
Mehmet Taytak’a ciddi bir tepki vardı.
Bu yüzden İl Başkanı istifa etti yeni bir il başkanı atandı.
Liste memnuniyetsizliği vardı.
Tepki bir hayli fazlaydı.
Ancak beklendiği gibi olmadı MHP daha da güçlü bir şekilde geldi.
Mehmet Taytak yeniden milletvekili.
****** ****** ******
AK Parti’ye karşı bir çok yerde ‘yeter artık değişim şart’ diye tepki gösterenler vardı.
Aday listesi açıklandığında Ali Özkaya ve İbrahim Yurdunuseven, arkalarında Hasan Arslan vardı.
Açıkçası AK Partililerin bile içine sinmeyen bir listeydi.
Böyle bir listeyle ancak 2 vekil çıkar deniliyordu.
Ancak unutulan bir şey vardı.
Her şeye rağmen AK Parti her zaman olduğu gibi son sandık açılıp oylar YSK’ya gidene kadar tek vücut, sistemli, organize bir şekilde çalıştı.
Oy kullanılan okular da bir çok partinin sandık görevlisi, okul sorumlusu, müşahit’ini tamamlayamazken, AK Parti her okulda okul sorumlusu, okul kapsında karşılayan, bahçede görevliler, okul içinde yönlendirme yapan 5 kişi, her koridorun sorumlusu, her sınıfta bir sandık sorumlusu bir müşahit ve daha bir çok kişi.
Bir seçim nasıl yapılır, nasıl yönetilir, sanıklara nasıl sahip çıkılır herkese her seçimde gösteriyor.
Diğer partilerin il başkanları, merkez ilçe yönetimleri, ilçe ve belde teşkilatları AK Parti’den ders almalı.
Afyonkarahisar’da en tartışılan ve zayıf görülen kadroya rağmen yeniden 3 milletvekili çıkardılar.
Ali Özkaya
İbrahim Yurdunuseven
Hasan Arslan
CHP’de değişen bir şey yok.
Her seçimin değişmeyen ve banko bir milletvekili olan CHP bu kez 2 çıkartma umudu vardı.
Saadet Partili Fatih Aydın ile bir umut vardı.
Ancak 2. Vekil için yetmeyeceğini biliyoruz.
Üstelik Burcu Köksal’a tepkili ve istemeyen yüzlerce CHP’li olmasına rağmen 2 umutları biraz hayaldi.
Bu yazıyı yazarken alınan oylar üzerinden bir analiz yapmıyorum.
Ona daha sonra geleceğiz.
Hatta CHP sıfır bile çekebilir diyenlerde az değildi.
Neyse sonuçta Burcu Köksal yeniden vekil oldu.
Gelelim İYİ Parti’ye.
Tek kelimeyle bu seçimin kaybedeni, daha doğrusu tek kazanamayanı İYİ Parti olduğunu söyleyebiliriz.
Üstelik en iyi aday adayları onlarda olmasına rağmen.
İçinizde hatırlayanlar vardır bundan 5 ay önce İYİ Parti bu kadar iyi bir listeyi iyi yönetemezse hayal kırıklığı yaşar diye yazmıştım.
İYİ Parti il başkanı 2 garanti 3’ü alacağız diye piyasayı gazlıyordu.
Sandıklar açılıp oylar sayıldıktan sonra 5 yıl önceki oyların gerisinde kalıp kıl payı bir vekil çıkardı.
Üstelik o bir vekili de ne o vekilin kendisi ne de İYİ Partili yöneticiler çıkardı.
İYİ Parti’nin diğer milletvekili adaylarının çabasıyla kazanıldı.
Yanlış bir adamın peşinden ısrarla gidilmesinin sonucu.
Bazıları diyet borcunu ödedi.
Onlar için mesele memleket ve parti meselesi değil sadece tek bir kişiyi vekil yapmak için görev edinmişlerdi.
Onu da başardılar.
Görevlerini yerine getirdiler ama hep beraber kaybettiklerinin farkında değiller.
Ne diyelim demokrasiye inanıyoruz.
Sandıktan çıkan sonuç başımız üstüne.
Dileriz seçilen tüm vekiller gerçekten bu şehre faydalı olurlar.